Bizler güçlü bir şamanik gelenekten gelen bir toplumun parçasıyız. Hala daha bir çok gelenek ve adetimiz bu gelenekten besleniyor ve bu bilge geleneği unutmuş olsak da ortak bilincimizde geleneğin ateşi yanmaya devam ediyor. Şebnem Özkan’ın “Şifa Çemberi Rehberleriniz” kitabı, bize bu kadim bilgeliği hatırlatacak nitelikte.
Kızılderililerin şifa çemberi ve rehber hayvanlar geleneğini birleştirerek bize yeni bir metod sunuyor. Aynı zamanda rehber hayvanlar kartlarıyla farklı çalışmalar yaparak, hayvanların bilgeliğiyle kendimizi keşfetme yolculuğunda daha güçlü bir şekilde ilerlemimize olanak veriyor. Farklı çalışma yöntemleri içeren metodları ve rehber hayvanlar vasıtasıyla içsel yolculuğa çıkmaya ve bu yolculukta şifa çemberinden ve elementlerin bilgeliğinden faydalanarak şifalanmamızı sağlıyor.
Şifa çemberi ve rehber hayvanlar spiritüel alanda çok duyulmamış, bilinmeyen ama çok önemli bir konudur ve Şebnem hanım bu kitabıyla, bizlere hayvanların bilgeliklerini sunuyor. Peki nedir bu şifa çemberini ve rehber hayvanları bu denli önemli kılan ve diğer çalışmalardan farkı nedir? Şebnem hanımın kitabı ne tür bilgelikleri sunuyor? Şimdi bu soruların cevaplarına Şebnem hanımın yürekten verdiği cevaplarla daha yakından bakalım.
Röportaj: Efe Elmas
Şebnem hanım, öncelikle bu bilgelikleri yeniden bizlere sunduğunuz için teşekkürler. Benim ilk olarak merak ettiğim şifa çemberi ve hayvanlarla ilgili süreciniz nasıl başladı, siz bu bilgileri hangi süreçlerden elde ettiniz? Ve kitabın çıkış macerası nedir?
Rehber Hayvanlar 2010 yazında kendiliğinden bir şekilde benimle çalışmaya başladılar. Çeşitli rehberliklerin ardından, yazın sonunda rehber hayvan kartları zaten yaratılmıştı. Kitap çıkana kadar da çeşitli şaman gelenekleriyle çalışmalarım devam etti; bana en yakın gelen Kızılderili geleneği. Bu yüzden şifa çemberi yolculuklarına başladım ve süreç içinde kendi yorumumu oluşturdum.
Benim yazdığım kitaplar sadece kendi kararımla olmuyor… Aldığım evrensel rehberlikleri bir şekilde paylaşmam gerektiği konusunda da yönlendiriliyorum. Böylece çalışmalar kitap olarak da şekilleniyor bir süre sonra… İlk kitabım Meleklerin Seninle Konuşuyor’da da böyle olmuştu…
Kısaca şifa çemberi ve rehber hayvanlar nedir? Şamanik gelenek ülkemizde çok bilinmediği için bu terimlere yabancı olanlar olduğunu tahmin ediyorum.
Şifa çemberi Kızılderili kültürü tarafından kullanılan bir bilgelik sistemidir. Dört evreden oluşur ve kişi hayatı boyunca bu evrelerde dolaşır durur… Her evrede farklı bir ders öğreniriz. Her evrenin rehber hayvanları, özellikleri, elementleri bize yeni bir şeyler anlatır… Kitapta da söylediğim gibi “Çemberde durmak yoktur…”
Rehber Hayvanlar evrensel hayvan ruhları olarak rehber enerjilerdir. Rehber hayvanlar aslında kullandığım bir şemsiye terim. Totem hayvanımızı, mesajcıları, gölge hayvanları vb. bu başlık altında toplayabiliyoruz. Hepsinin farklı farklı görevleri vardır ve sonuç olarak ihtiyacımız olan konularda bize destek olan, yol gösteren enerjilerdir rehber hayvanlar. Tüm dünya üzerindeki şamanlar onlarla yoğun olarak çalışırlar. Şamanlık aslında ülkemiz insanının özünde var. Pek çok geleneğimiz hala şamanik kökenlerimizden kalma: Nazar için tahtaya vurma, kurşun dökme gibi…
Şamanik gelenekte bildiğim kadarıyla şifa çemberi ve rehber hayvanları daha bağımsız çalışmalar içeriyor. Siz bu çalışmalara bir sentez getirerek farklı bir bakış açısıyla tekniği ele almışsınız değil mi? Sizin sunduğunuz çalışma metodundan biraz bahsedebilir misiniz?
Şifa Çemberi Rehberleriniz’de anlatılan, bana rehber hayvanlar tarafından gösterilen bir yöntem. Kızılderililerin kullandığı şifa çemberinde genellikle sadece dört tane hayvan vardır ve bu hayvanların özellikleri ile evrelerin özellikleri bağdaşır. Kitapta her evre birer Mitolojik Rehber Hayvan ile sembolize ediliyor (Anka, Unikorn, Ejderha ve Pegasus) ve her evrede 12’şer daha rehber hayvan var. Kitapla birlikte verilen kartlarla hangi rehber ile çalışmak gerektiği belirlendikten sonra, rehber hayvanın mesajı, özellikleri ve şifa çemberinin evrelerine ait dersler ve elementler gösterilen bu yöntemde hep birlikte çalışılıyor. Amaç sadece rehber hayvanla iletişime geçmek değil, onun yönlendirmesini hayatımıza uygulayarak tekamül etmek.
Rehber hayvanlar bilinç dışı varlıklar mı örneğin doğa ruhları gibi yoksa bilincimizin yansımaları mı?
Rehber hayvanlar kozmik hayvan ruhlarıdır. “Enerjiler Oyunu” olarak adlandırdığım bu sonsuz varlık çeşitliliğindeki enerjilerden bazılarını teşkil ediyor rehber hayvanlarımız…
Rehber hayvanlarla nasıl çalışabiliriz? Bu konuda kitabınızda verilen kartlar ne şekilde kullanılabilir?
Rehber hayvanlarla meditasyonlar/yolculuklar, rüyalar, bize verdikleri çeşitli işaretler yoluyla çalışabiliriz. Biraz önce de belirttiğim gibi rehber hayvan kartları hangi rehberin mesajına/enerjisine/dersine ihtiyacımız olduğunu belirlemek için kullanılıyor. Bu aşamadan sonraysa onların enerjilerini içselleştirmemiz ve şifa çemberinin evrelerine göre çalışmamız gerekiyor. Böylelikle sadece mesajlarını almakla kalmıyor, bu çalışmaları yaparak dönüşebiliyoruz. Çünkü amacımız sadece enerjilerle iletişim değil. Asıl amacımız ilerlemek, dönüşmek ve tekamülümüz…
Ömrümüz boyunca, bize rehberlik eden diğer rehber hayvanlar dışında, tek bir rehber hayvanla mı ilerleriz yoksa ruhsal tekamülümüze göre asıl totem hayvanımız da değişir mi?
Totem hayvanımız, aynı hayatta genelde değişmez. Bizim tekâmülümüzle daha başka öğrenmemiz gereken özelliklerini ortaya çıkartır veya o da tekâmül eder! Tekamül, evrendeki bütün enerjiler için mevcuttur…
Diğer rehber hayvanlarımız ihtiyacımıza göre değişirler. Örneğin “Çakra Totemleri” isimli bir çalışmamız var. Ve bu çalışmada sorunuza veya enerji durumunuza göre rehber hayvanlarınız hemen her seferinde değişebilir.
Bazı şamanik geleneklerde rehber hayvanlarla çalışılmazsa onlarla irtibatın yok olacağı söylenir tabiri caizse rehber hayvanın küsmesi gibi. Böyle bir şey söz konusu mudur? Ve onu nasıl geri kazanabilir veya kendimizi affettirebiliriz?
Kozmos’da, bizim dışımızda mevcut olan sonsuz ve muhteşem enerjilerin daha çok farkında olabilseydik, her çeşit vurdumduymazlığın yok olacağını düşünüyorum… Enerjilerle çalışırken de önce saygı, sonra sevgi çerçevesinde kalmamız gerekli… Aynı şey rehber hayvanlarımız, özellikle de totem hayvanımız için geçerli tabii. Onunla olan ilişkimizde, nasıl bir dostumuzla olan ilişkimize özen gösterir, onu beslersek, aynı şekilde davranmalıyız. Totem hayvanımız bizim için birhediyedir. Size verilen bir hediyeyi çöpe atar mısınız?…
Diğer taraftan totem hayvanımızın küsmesi pek de sık görülen bir olay değildir. Eğer biz saygı ve sevgimizi, saf niyetlerle ve saf bilinçle gösterebilirsek böyle bir durum olmaz. Zaten saf bilinç durumunda otomatikman saygı ve sevgi halinde oluruz!
Diğer taraftan totem hayvanımızın küsmesi pek de sık görülen bir olay değildir. Eğer biz saygı ve sevgimizi, saf niyetlerle ve saf bilinçle gösterebilirsek böyle bir durum olmaz. Zaten saf bilinç durumunda otomatikman saygı ve sevgi halinde oluruz!
Kitabınızda rehber hayvanlarıyla fiziksel olarak da karşılaşabileceğimize değinmişsiniz. Karşılaştığımız bir hayvanın rehber hayvan olduğunu nasıl anlayabiliriz? Veya ne tür işaretler gönderirler bize?
Sürekli karşımıza çıkıyorsa ve sürekli bir şekilde dikkatimizi çekiyorsa bu hayvanın bizim için bir mesajı olduğunu anlayabiliriz. Şehirlerde yaşayanlarımız için rehber hayvanlarla karşılaşmak belki daha seyrek olabilir ama yine de tabii ki mümkün: Yolunuzu kesen köpeklerden, pencerenizin önünde bağıran bir kargaya veya böceklere kadar rehberlerimiz kendilerini belli edebilir. Fiziksel olarak karşılaşılan bir rehber hayvanın işareti zaten kendisidir. Onlarla karşılaştığımızda hissettiklerimize, duygulara ve kafamızdan geçen düşüncelere dikkat etmemiz gerekir. Bunlar ya soru(n)larımız için çözümler ya da dönüştürmemiz gereken duygular/düşünceler olacaklardır.
Daha önce meleklerle ilgili “Meleklerin Seninle Konuşuyor” kitabını çıkarmıştınız. Rehber hayvanlar ile melekler arasında nasıl bir fark vardır? Yani rehber hayvanlar bize meleklerden farklı olarak nasıl bilgelikler sunabilirler?
Bir çocuk düşünün; ilk başlarda ne kadar çok hata yaparsa yapsın, melekler ona koşulsuz sevgi ve kabul göstereceklerdir. Çocuk biraz daha büyüyüp bazı şeyleri anlaması gereken yaşa geldiğinde, sorumsuzluğundan kaynaklanan hataları rehber hayvanları hoş görmeyebilir. Öğrenmesi gereken dersi eninde sonunda geçmesi gereklidir çünkü… İşte melekler ve rehber hayvanların bizimle çalışma şekli bunun gibi. Rehber hayvanlarla olan ilişkimiz sorumluluklarımızı, karşılıklı saygı ve sevgiyi gereksinir…
Bazı psikologlar, ülkemizde yetişkin gibi görünen pek çok kişinin gelişimsel olarak hala “gençlik çağında” olduklarını belirtiyorlar! O yüzden rehber hayvanlarla çalışmanın bizler için çok faydalı olduğunu düşünüyorum.
Peki merak ettiğim bir konu rehber hayvanlar arası bir hiyerarşi var mı? Örneğin mitolojik rehberlerin veya kitabınızda melek totemleri dediğiniz hayvanların daha hiyerarşik üstünlüğü var mı?
Bu soru için özellikle teşekkür ediyorum; çünkü bizler 3. Boyuttaki hiyerarşik yapıyı genelde Kozmos’a da yansıtıyoruz kiböyle bir şey olamaz (!). Hiyerarşik yapıda, bir diğerinden daha güçlü, daha bilge vb. enerjiler/rehber hayvanlar olabilir. Ancak Kozmos bunu kesinlikle bir üstünlük veya değer farkı olarak görmez! Bu olsa olsa bir görev taksimidir…
Örneğin, Mitolojik Rehber Hayvanlar daha güçlü enerjiler olabilirler ama diğer rehber hayvanlar da onlar kadar değerlidir muhakkak ki. Kozmos, her bir varlığı eşit derecede değerli bir “Bütünlüktür.” Bizlerden de bunu anlayabilmemiz ve tabii ki hayatımızda uygulamamızbekleniyor J
Kitabınızda bir diğer önemli nokta şifa çemberinin yönlerine göre olan element çalışmaları olduğunu görüyoruz. Bu elementlerin dengesizliği ne gibi sorunlara yol açabiliyor hayatımızda? Tam bir bütünlük haline gelmemiz için bütün elementlerimizi dengelememiz mi gerekiyor?
Dünyamızın da çok yoğun dönüşümlerden geçtiği günümüzde elementlerimizi dengelememiz sadece bizim için ve insanlık için değil Dünya Ana için de önem taşıyor. Artık dengeli vekendine hakim varlıklar olmamız bekleniyor bizlerden… Ve bu noktada ruhsal ve zihinsel sağlığımız kadar fiziksel sağlığımız ve dengemiz de devreye giriyor –ki bunlar da bir bütün bildiğiniz gibi… Element çalışmaları bu noktada bizler için çok değerli.
Bütün elementlerin vücutta dengeli olması tabii ki istenen bir şey. Yalnız, “Element Kişiliğinize” bağlı olarak bir elementin özelliklerini biraz daha yoğun gösterebilirsiniz. Ama bu element hiçbir zaman baskılayıcı olmamalı, diğer elementlerle dengeli bir alışveriş halinde var olmalıdır.
Şamanizm, kitabınızda da belirttiğiniz gibi bizim kültürümüze has bir olgu ama geriye sadece adetler kalmış, bilgelikleri unutulmuş. Sizce neden bunları unuttuk ve nasıl toplum olarak geri hatırlayabiliriz?
İşe önce çırak olarak giren yöneticiler, genellikle en başarılı olanlardır; çünkü işin her kademesini bilirler. Bunun gibi, bizim de derslerimizi tamamen içselleştirebilmemiz için en alt basamaktan başlamamız gerekir bazen. 3. Boyutu öğrenebilmemiz için pek çok bilgeliği, özümüzü dinlemeyi unuttuk/unutturulduk… Ama şimdi tekrar hatırlama dönemindeyiz.
Ülkemizin, 3. Boyut gerçekliğinden çıkışta önemli bir rol oynayacağı pek çok bilge kişi tarafından belirtilen bir konu. Artık her birimizin birer “gerçek yetişkin” olması gerekiyor… Sadece dilek dilemek yerine gücümüzü hayata geçirmemiz gerekiyor… Bu konuda hepimizin özen göstermesi, özünü uyandırması için çalışması gerektiğini düşünüyorum. Hepimiz Asıl Bilgi Kaynağına dönmeye niyet etmeli ve bu konuda faaliyete geçmeliyiz!
Bu konularla ilgili eğitimler, seminerler veriyor musunuz?
Evet, 2009’dan beri melekler, rehber hayvanlar, diğer çeşitli evrensel enerjiler, Yeniçağ çocukları hakkındaki çalışmaları farklı şehirlerde ve İstanbul’da da Şişli’de sürdürüyorum. Arzu eden okuyucularımız www.sebnemozkan.com’dan daha detaylı bilgi alabilirler…
Şamanik pratiklere dayalı başka kitaplar veya çalışmalar yapmayı düşünüyor musunuz?
Üçüncü kitap yazıldı bile! Ve Yeni Çağ Çocukları hakkında… Bu kitap, farklı özellikleri olan çocukları, gençleri tanımak, özelliklerini öğrenmek ve bunları hayat geçirmek konusunda hem kendilerine hem de ebeveyn, eğitimci ve danışmanlara yardımcı olmak için bir rehber olarak tasarlandı.
Evrensel enerjiler bana nasıl bir rehberlik verirlerse kitaplar o doğrultuda devam edecek… Şimdilik dördüncü kitap için kararı onlara bırakma evresindeyimJ Şamanik çalışmalarsa hep devam edecek tabii!…
Üçüncü kitabınızı merakla bekliyoruz. Son olarak eklemek istedikleriniz neler?
Okuyucumuza, yeniyi araştırmaya her zaman devam etmesi gerektiğini söylemek isterim… Şifa Çemberi Rehberleriniz’de de belirtildiği gibi “çember sonsuzdur…” Sürekli yeni bir yolculuğa yelken açarız… Tabii bilgi kirliliğini de istemiyoruz ancak belli bir noktaya da takılmayı uygun görmüyoruz. İnsan öğrendikçe ne kadar az bildiğini fark ediyor! Önemli olan Öz Kanalımıza ulaşmak ve onun bilgisini alabilmektir. Bu konuda başta niyet ve irade gücü, daha sonra da faaliyet büyük tatmin ve mutluluk getirecektir.
İndigo dergisi olarak bilgiler ve röportaj için teşekkür ediyoruz.
Bu zevkli sohbet için ben teşekkür ediyorum…
Biyografi: Şebn
em Özkan
Şebnem Özkan
1971 İstanbul doğumlu Şebnem Özkan, 1989-1993 yılları arasında ekonomi (İstanbul Üniversitesi İngilizce İktisat), 1989-1999 yılları arasında müzik (İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı ve Arts Academy, Roma) okudu. 1988’den itibaren geçen yirmi senelik süre zarfında ilgi duyduğu alternatif terapiler ve farkındalık çalışmalarını uygulamaya -ve daha sonra bir kısmını öğretmeğe- başladı. Bu çalışmalar arasında çeşitli meditasyonlar (ağırlıklı olarak Zen Meditasyonu), Tai-çi, Çigong, Yoga, Geleneksel Çin Tıbbı, Homeopati, Ayurveda, Feng-shui, Tensegriti, I-Ching uygulamaları, şamanik ve meleklerle çalışmalar sayılabilir.
ABD’de yaşadığı süre zarfında psikoloji yüksek lisansını (University of Memphis) tamamladıktan sonra, İstanbul’da kapsamlı yaşam koçluğu uluslararası sertifika programını bitirdi (FA Koç Akademi). Psikoloji master’ı esnasında bir hastalık değil, özgün bir “oluş hali” olduğu önerilen Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu üzerine yoğunlaştı. Pozitif Psikoloji veKurgulamacı Psikoloji gibi, bireye saygılı ve kişiyi “hasta” olarak teşhis etmekte 2009′dan beri, tüm bu alanlardaki bilgi birikimini, tecrübelerini ve her zaman var olmuş olan sezgisel yeteneklerini çalışmalarında kullanmaktadır. Başta melekler ve rehber hayvanlar olmak üzere kozmik enerjilerin kendiliğinden gelişen uyumlanmaları, programların yaratım ve uygulamalarında da rehberlik etmiştir. Ve etmeye devam etmektedir…n ziyade, kuvvetli yönlerine ve problem çözümüne odaklanan psikoloji okulları üzerine çalışmalar yaptı.
2011 senesinde yayımlanan Meleklerin Seninle Konuşuyor yazarın ilk kitabıdır. Şifa Çemberi Rehberleriniz (Rehber Hayvan Kartlarıyla) Aralık, 2012′de Sistem Yayınlarından yayınlanmıştır
Şebnem Özkan’a ait videolar: http://www.youtube.com/user/OzkanSebnem?feature=watch
YAZAR:EFE ELMAS
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder